Hz.Peygamberimiz buyurur ki:
Siz gökteki parlak yıldızı nasıl görürseniz, cennettekiler de göğün daha üstüne bakarlar.
Ebû Bekir ve Ömer onlardandır.
Onlar bu mertebeye yükseldiler, bu nimete nail oldular.
Hz.Peygamberimiz buyurur ki:
Siz gökteki parlak yıldızı nasıl görürseniz, cennettekiler de göğün daha üstüne bakarlar.
Ebû Bekir ve Ömer onlardandır.
Onlar bu mertebeye yükseldiler, bu nimete nail oldular.
سُبْحَانَكَ رَبِّي لٰا إِلٰهَ إِلَّا أَنْتَ عَلَيْكَ تَوَكَّلْتُ وَأَنْتَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ
Bir gün yaşlı bir kadın Somuncu Baba'nın huzuruna gelip;
-Efendim! Benim bir ineğim vardı.
Sabahleyin sığırtmaca teslim ettim, fakat akşam dönmedi.
Çok aradım, bulamadım.
Ne olur derdime çare olunuz, diye yalvardı.
Fotoğrafçı Abdullah Ektem, Hacı Veyiszâde Hoca Efendi'yi anlatıyor:
Ben, Hoca Efendi'yi çocukluğumdan beri tanırım.
Elini öperdik.
Hoş sohbet bir insandı.
Küçüğe de büyüğe de hürmet ederdi.
Ağzından hiç bir kötü laf çıkmazdı.
Vaktiyle Osmanlılar zamanında Bulgaristan'a yerleştirilen aileler, yıllar sonra komünizmin zulmünden dolayı eski memleketlerine göç etmek zorunda kalmışlar.
İşte bu göçmenlerden bir aile de gelip, bize komşu olmuşlar.
Her kim bu zikri 3 kere okursa Kadir Gecesine kavuşmuş gibi olur...
Zührî Radıyallâhü Anh'dan rivayet edilen bir Hadîs-i Şerîf'te Rasûlullâh Sallallâhü Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Herkim üç kere:
Mehmet Emin Efendi, Doğu Anadolu'da yetişen evliyanın meşhurlarındandır.
Babası Seyyid Abdülaziz'dir.
1854 senesinde Yukarı Doğubayezid'de doğdu.
1914 de yine orada vefat etti.
Tasavvufta yüksek haller ve kerametler sahibi mübarek bir zattı.
Kabri Yukarı Doğubayezid'de aile kabristanındadır.
Mustafa Özdamar anlatıyor:
Zeki âbiye şunu sordum:
-Siz Hoca Efendiyle çok beraber oldunuz.
Hacı Veyiszâde Hoca Efendi'yi öfkeliyken gördünüz mü hiç?
Zeki Sakallı*:
- Gördüm, bir defa gördüm.
Hem de sabah namazı
-Öfkesinin sebebi ne idi?
Kalp evinde iki melek yazarlar amalimi
Ey beni yaradan Hüda'm, bilirsin ahvalimi
Verseniz istemem bu cihanın bütün malini
Bülbül iken arar bulur, ol seherde gülünü
Bir cemale âşık oldum, gösterin cemâlini
Uceymi Sadun Paşa'nın sadakat ve kahramanlıklarına ışık tutan yazar merhum Halil Zafir Bey (1916-1975)'dir.
O da 1971 yılında aylık Hilal Mecmuası'na yazdığı "Uceymî Sadun Paşa" adlı makalesinde şöyle diyor:
"...Evet, bundan 50-60 sene evvel, Meşrutiyet'i müteakip sadrazam olan Bağdatlı Mahmud Şevket Paşa, hükümetin başına geçiyor.
Günün birinde yakın bir dostuna; "Bu memlekette iş görmek hakikaten güçmüş.
En ufak mesele için etrafa danışmak lazım gelecekmiş.
Meselâ geçenlerde İngilizler bana müracaatta bulundular.
Kuveyt ve Katar'ı istiyorlar.